Asanusta

Çingene tükürüğü gibi yüzümüze yapıştırıldı hiç beklenmedik bir profilimizden sevgi isteğimizin karşılığı..küstah barikatlar kuruldu aramıza el uzatmaların teşebbüsünde.yns

Üzülme…! Dünya, ne Seçim , ne Geçim Dünyasıdır; DÜNYA Bugün Var Yarın Yok, İmtihan Dünyasıdır..

hemde çok pis kin tutar…Birine çok kızdığınızda, konuşmadan önce içinizden 10’a kadar...

Her insan yağmur tanesi gibidir. Kimi çamura, kimi gül yaprağına düşer

Masada yarım bırakılmış çay gibi, bekledikçe soğuyorum hayattan..

Bir kitapta okumuştum. Peygamber efendimiz (s.a.v) damadı hz. Ali (r.a.)’ye buyurmuşlarki, Eğer hiçbir şey düşünmeden namaz kılarsan sana hırkamı hediye edeceğim… Hz. Ali (r.a.) namaza durur ve namaz esnasında düşünür acaba eski hırkasını mı ? yoksa yeni hırkasını mı hediye edecek diye… Hiçbir müslüman kötü söz ağzından çıkmadığı sürece ve bunu davranışa dönüştürmediği sürece düşündüklerinden sorumlu değildir. şeytan bize vesvese vererek namazı bırakmamızı sağlamak ister. bizler müslüman olarak bu vesveseye kanmayıp namazlarımızı kılmaya devam edelim. devam ettikçe şeytanı mağlup edeceğiz.

Bazen zordur yaşamak..nefes almak bile güç gelir insana..bir kuşun kanadına takılıp gitmek istersin

Umutsuzluk yok! Gün gelir.. Gül de açar.. Bülbül de öter…Gerekirse kumar da kazanır, aşkı satın alırız!

asanusta (asan usta tarafından)

Gfurtyyfeettjiiix

Şehirlerarası aşk olmaz otobüs olur terminal olur ama aşk olmaz zamanla mutlaka biri...

Su Gelir Akar Geçer Bendini Yıkar Geçer Dünya Bir Penceredir Her Gelen Bakar Geçer…yengeç...

Gitmeyi sen seçtin, Bitmeyi de.. ‘Kal’ demedim, çünkü anlamı yoktu. Yol olana yoldan dön denilmezdi. Şimdi mi? Bundan sonra olsa olsa, adın dudaklarıma ekşi limon olur yalnızca…

Günlerden sonra bir gün , Şayet sesimi fark edemezsen, Rüzgarların , nehirlerin , kuşların sesinden , Bil ki ölmüşüm . Fakat yine üzülme , müsterih ol , Kabirde böceklere ezberlettim güzelliğini , Ve neden sonra Tekrar duyduğun gün sesimi gökkubbede , Hatırla ki mahşer günüdür , Ortalığa düşmüşüm seni arıyorum

Kendinden başka herkese benzersin Gecelerime bulaşıcı nöbetler kamçılarsın Fiilini rüzgar torbasında taşıyan Saçlarını en çok rüzgara satan kız Saçlarından saçılan saçmalarla mı vurdun adımızı Serinine sakladım bak sancılı ve kemirgen kelime oyunlarını Hangimizin bu ayıp aranıyorlar Benim bu hafıza ayıpları

nasıl iş bu her yanına çiçek yağmış erik ağacının ışık içinde yüzüyor neresinden baksan gözlerin kamaşır oysa ben akşam olmuşum yapraklarım dökülüyor usul usul