
Sen gidince o seni beyaz sayfalara, terk edilmiş evlerin duvarlarına, kaldırım taşlarına bazen de gözaltlarındaki şişmiş gözaltı çukurlarına yazdı. İçinde o güne kadar sakladığı hoş çakalları, kendine iyi bakları, sana layık değilim sen daha iyilerine layıksınları öldürdü. Sen gittiğin için ölmedi. Senden sonra kimseyi sevemediği için, sevme duygusunu yitirdiği ve kimseye güvenemediği için öldü. Onu sensizlik öldürmedi. Senden sonra aksi birisi olduğu ve hiç gülemediği için dostluklarının bitmesinden dolayı öldü… Senden sonra hiç konuşmadı. Ya delirecekti ya da yazacaktı. Yazdı. Konuşmalarını erteledi hep. Kitapları oldu. Hayatında hiç kitap okumamış birinin kitapları, terk edilmilişler, kavgalarının sebebi oldun.