Asanusta

bskaplan:

”Bi şöyle sarılan olmadı be abi.”

bugün dedimki birine elbette geçecek kalmayacak ya böyle Allah’ım sen beni affet..

asanusta Crushes:

karikaturizm
misspasaklitanrica
nolusun-deactivated20121107
kafaminicindekiler
jinks13
papatyalariseverim
gztci
pisikopatosbaa
olduozamanseniseviyorum
bütün bunları neden yapıyosun diye nolur sorma bana.. hızla iyileşmiyor aşk yaraları çünkü bildiğin gibi değil…

Adını yazdım... büyük harflerle,yanlızca adını. adresini billsem gönderirmiydim bilmiyorum. mektup cebimde. cebim yüreğime yakın. ... yüreğim sende. sen yüreğime yakın. öyleyse mektup sende. bu kadar içimdesin işte...

asanusta:Basit biri degiLim.. GözLerimi kanatırcasına ağLadığım geceLerim de var, kahkahaLara sarıLmış anıLarım da…. herkes kadar dertLi, bazıLarından fakir, çoğundan zenginim. Küfemde taşıdığım hayaLLerim, söyLenecek şarkıLarım,payLaşıLacak dostLukLarım var. BiLmeyene sevmeyi öğretecek kadar büyük bir kaLbim, gidene beddua edemeyen diLim var.. Yüreğimi korkak büyütmedim. ‘KaybettikLerim, dağıttığım seRvetimdir”…

sürekli…pşşt napıyosun.. piiştt naber .. pişştt diyen arkadas. Arkadas değilde oda spreyi sıkıyo sanki bu ne bee pıssss pısssst…

Peki sen hiç uyku tutmayınca odanın tavanına sinema perdesi kurup hayallerini oynattın mı ?..başrol benim zaten…ulan ne meraklıymışım ya…

Aşk kumara masasında gelen kupa kızı gibidir;Büyük oynarsan kaybedeceğin bişey kalmaz.

Sus, selamsız sabahsız yürüyelim sokaklarda. Sen elini ver bana, ben ömrümü sana.

Bi düşün yani.

Senin beni salak yerine koymanla benim seni insan yerine koymam aynı şeyler, sonuçta ikimizde olmadığımız yeri yadırgıyoruz!

Annem …! Gözyaşları için ; ” Ekmek kırıntısı gibi değerlidir ” derdi .. Üstüne basıp geçenlerin , Çarpılışını görmek için ; Bekliyorum ; Seni ..!

nasıl bi ruh haliki bu? dün sensiz nefes alamayacakken, bugün seni sensizde sevebilecek gücü bulabiliyorum kendimde..

8 yasindaki çocugun Facebook, Twitter, iPhone var. Ben 8 yasindayken boyama kitabim, pastel boyam ve hayal gücüm vardi…ama bölesi değil yani…

Kartallar yalnız uçar, kargalar sürü geçer, BURDA ANCAK BİZDEN BAŞKA AZRAİL RACON KESER!..ACIKTIM LANNN…

goddess-of-regret:En büyük yanılgım neydi biliyor musun? Sen bir acıymışsın ama ben seni aşk sanmışım…

Sev sadece. Tabi becerebilirsen.

TÜRKİYE’nin en modern kayak tesislerine sahip Uludağ’da kar yağışı devam ediyor. Kar kalınlığının 10 santimetreye ulaştığı Uludağ’da hava sıcaklığı sıfırın altında 1 derece olarak ölçüldü…11 Kasım 2012 pazar 16:37

Yurdu etkisi altına alan soğuk ve yağışlı hava, Bursa’da da etkisini sürdürüyor. Kayakseverlerin büyük ilgi gösterdiği Uludağ’da geçen perşembe günü başlayan kar yağışı devam ediyor. Uludağ’da kar kalınlığı bugün 10 santime ulaştı. Görüş uzaklığının 20 metreye kadar düştüğü Uludağ’da hava sıcaklığı sıfırın altında 1 derece olarak belirlendi.

Meteroloji yetkilileri, yağışların yarından sonra etkisini kaybedeceğini açıkladı.

Nehirlerimi kirletiyor dokunduğum her sessizlik. Şifalı bitkileri yakıyorum; bizi hiçbir şey iyileştiremez artık. Dert edecek bir şey yok. Her aşk kendi faşist şarkısını tekrarlatıyor…çok susadım aşka….

Eger birisi seninle mesajlasirken uyuyakaliyorsa sana cok deger veriyodur. Cünkü insan sevmedigi birisine uykuluyken cevap vermez.

7milyarinsandanbiri:Hayat kurulmuş zamanlar üstünde yürür! Biz olacakların önüne geçemiyoruz. Ama olanlar arkamıza geçiyor…önümüzde pencereler arkamızda kapılar…

Dünyaya açılan değişik bir pencere.

bi kere sarılabilseydim sana sadece bi kere! sarılarakta tüm dünya kollarının arasında olabilirmiş diye geçirseydim içinden sonra..

Şimdi ben seni affetmeye kalksam, duvarımda ki saat kırılır. Cam çerçeve, Aynalar kırılır. Saat bilir; geri dön diye nasıl gözlerinin içine baktığımı. Cam çerçeve bilir; yolunu gözlerken gecelerce uykusuz kaldığımı. Aynalar bilir; sen yokke n kendime hiç bakmadığımı. Şimdi seni yeniden sevmeye kalksam, masamın ayağı kırılır. Kapının kolu, Odanın lambası kırılır. Yatağımın diğer yanı. Masa bilir; günlerce olmadığın halde sofrayı iki kişilik kurduğumu. Kapının kolu bilir; her gece sen geldin sanıp kapıya nasıl koştuğumu, Odamın lambası bilir; belki gelirsin diye geceleri bile kapatmadan uyuduğumu. Yatağımın diğer yanı bilir; olmadığını fark etmeyeyim diye parmağımın ucunu bile yattığın yere dokundurmadığımı. Şimdi ben senin geri dönmene izin vermeye kalkışsam, şiirler kırılır. Sonra şarkılar. Verdiğim sözler kırılır sonra açılan yaralar. Şiirler bilir, okumayacağını bile bile nasıl yazıldıklarını. Şarkılar bilir bizi hatırlatan kaç tane şarkı varsa duyduğumda hıçkıra hıçkıra nasıl ağladığımı. Şimdi seni bu kadar unutmuşken hatırlamaya kalksam, Sensiz yaşamaya alıştığım yuvam yıkılır. Sonra yuva yıkanın yuvası olmaz derler sana, onlara inanır gidersin. Yine sensiz kalırım. Sen hiç gelme. Unut tüm kırılanları, Asıl en çok ben kırılırım !